Ustadan Ustaya Mektup
Benzer Yazılar
Değerli Dostlar,
Çok acı ve zamansız bir kayıpla karşı karşıyayız. 20 seneyi aşan partnerimi, sevgili kardeşimi kaybettim. O’nu daha yakın tanıyabilmeniz için briç hayatı ve kariyeri hakkında aşağıdaki yazıyı kaleme aldım.
Assael briçe çok erken yaşlarda İstanbul’da yatılı okuduğu St. Joseph’te çok değerli matematik hocası ve usta briç oyuncusu Hanri Matalon sayesinde, hocalarla oynayarak başladı. Ancak bu alışkanlığını uzun yıllar ortamını bulamadığı için devam ettiremedi. İzmir’de Karşıyaka’da kurulan briç kulübü 1984 yılından sonra onun hayatında bir milat oldu. Burada hepimizin ustası hocamız İlhan Onat ağabeyimizle oynamaya başladı. İlhan abiden öğrendiklerini yüksek zekâsı, inanılmaz hafıza gücü ve oyuna olan büyük sevgisi ile çok çabuk geliştirdi. İzmir’de beraber oynamaya başladığımızda galiba 1987 yılı idi. İlk defa 1989 yılında seçmeleri kazanarak Turku’da oynanan Avrupa Şampiyonasında milli takımda oynadık. Takip eden yıllarda, sadece 2-3 şampiyona hariç her milli takımda yer aldı. Bizim partnerliğimizin zirve yılları bana göre 1999-2004 yılları arasındadır. Bu süreç içinde katıldığımız 3 Avrupa Şampiyonasında müthiş performansla oynadık, ayrıca oynanan board sayısı dikkate alındığında her şampiyonada en çok puan alan ilk 5 çiftin içinde olduk. Amerika’da Blue Ribbon gibi bir turnuvayı kazandık, Resinger’de A. Aydın-G. Yılmaz ile 4.olduk, İsveç’te Cheirmen’s Cup’ta Atabey-Kolata ile 2. olduk, Brighton Summer Congres ikilide 3. ,takımda 2. olduk. Bütün bu turnuvalarda Salvo’nun performansı müthişti, bunu ilk defa söylemiyorum, bizi yukarı çeken onun gerçekten süper oyunu idi.2004 olimpiyatlarından sonra ben çeşitli nedenlerle briçe ara verdim. İzmir’de Büyükşehir Belediye takımının kurulması ile yine buluştuk çok güzel neticeler aldık. Nation’s Cup’ta 2-3 ve 4. German trophy’de 2-3,Balkan Şampiyonasında 1. olduk. Zaten yurt içindeki başarılarını master point klasmanı gösteriyor.
Gelelim işin insani boyutuna, Salvador Assael çocuk doğdu çocuk öldü desem nasıl bir tarif olur bilmem. Kin gütmeyen, neşeli, esprili, kızdığı insanın 5 dk. sonra gönlünü almaya çalışan birsiydi, Salvo bir çocuk kadar saf, bir çocuk kadar melek. Telefonum Türkiye’nin 4 bir tarafından ve de dünyanın birçok ülkesinden, şahsi olarak tanıyan tanımayan insanların aramaları ile bloke oldu. Çok seviliyormuşsun Salvocum çok. Nasıl zayıflayacaktık, yürüyüşler yapacaktık seninle.
Nur içinde yat seni çok seviyoruz.
NAFİZ ZORLU
Yazıyla ilgili yorum ve düşüncenizi ekleyebilirsiniz.
Yorum yazın